Bermuda Üçgeni Sırrı
Bermuda Üçgeni Sırrı
Kuzey Atlantik Okyanusunun 440.000 km’lik bir alanını kaplayan Bermuda Şeytan Üçgeni, birçok gizemli olaya ev sahipliği yapmasından dolayı popüler hale gelmiştir. Geçmiş yıllarda bölgede yaşanan bazı olaylar gizemli kuşkuların ortaya çıkmasına neden olmuştur. Belirtilen bölgeden geçen birçok uçak ve geminin yok olduğu, bu nedenle bu alanın dünya dışı bir bölge olduğuna dair iddiaların ortaya atıldığını söyleyebiliriz.
Bu bölge ile ilgili ilk kayıtların Christopher Columbus ile ortaya çıktığını görmekteyiz. Columbus, 1492 tarihinde kayıta aldığı hatıralarında pusulasının bir anda görmediği işaretlere doğru yöneldiğini, Kuzey Atlantik Okyanusu içerisinde daha önce hiç görmediği bazı durumlar ile karşı karşıya kaldığını yazmıştır. Hatta Bermuda Şeytan Üçgeni içerisinden geçen gemilerin neredeyse tamamının pusula sorunları yaşadığı dahi iddia edilmektedir.
Bermuda Şeytan Üçgeni Efsanesi
Bermuda Şeytan Üçgeni ile ilgili ilk efsane aslında yakın bir gelecekte duyurulmuştur. Edward Van Winkle Jones tarafından 1950 yılında kaleme alınan, Associated Press tarafından yayımlanan bir makale ile başlamıştır. Jones, kaleme aldığı makale içerisinde 1945 tarihinde Amerikan donanmasına ait 5 geminin bir anda ortadan kaybolduğunu, 1948 yılı içerisinde bölge üzerinden geçen birçok ticari uçağın anında yok olduğunu, ticari gemilerin ise sinyallerinin bir anda kesildiğini dile getirmiştir. Jones, yayımladığı makale içerisinde tam da sayı vererek 135 kişinin hiçbir iz bırakmadan ortadan kaybolduğunu dahi iddia etmiştir.
Bölge içerisinde yapılan çalışmalarda herhangi bir enkaz ya da cesetler ile karşılaşılmamış olması akıllara UFO ve uzaylılar ile ilgili teoriler oluşmasına neden oldu. Takvimler 1964 yılını gösterdiğinde Bermuda Şeytan Üçgeninin 1000 kişiye mezar olduğunu ve hiçbirinin kayıtlarına ulaşılamadığı da eklenen kayıtlar arasında yer almakta. 1975 yılında Larry Kusche tarafından yazılan Bermuda şeytan Üçgeninin Sırrı Çözüldü kitabı meydana gelen olaylar ile ilgili açıklamalarda bulunmakta idi. Dönem içerisinde ortaya atılan iddiaların birçoğunun geçersiz olduğunu, anlatıların tamamının hurafeler ile ilgili olduğu dile getirilmişti.
Bermuda Şeytan Üçgeni İle İlgili Komplo Teorileri
Larry Kusche kaleme aldığı kitap içerisinde halkın çok yanlış bir şekilde bilinçlendirildiğini, bölgede meydana gelen kaza durumlarının sıradan bir deniz vakası olabileceğinden bahsetmişti. Bu konu üzerine ortaya atılan bazı iddialardan bahsedecek olursak;
Paranormal
Olayları takip eden birçok yazar, meydana gelen kayıp durumlarının sebebi olarak UFO ve uzaylıları gösterdi. Bermuda Şeytan Üçgeninin uzaylılar tarafından dünyamıza geçiş için kullanılan bir portal aracı olduğu dahi iddialar arasında yer almakta idi.
Kayıp Şehir Atlantis
Ortaya atılan teorilerden birisi de halen araştırılmakta olan kayıp kıta Atlantis’in Bermuda Şeytan Üçgeni altında olduğudur. Şehir tarafından üretilen enerjinin bölge üzerindeki gemi ve uçakları düşürerek dibe çektiği yönündedir. Bölgedeki deniz tabanına inilmesi durumunda enkazlara ulaşılabileceği dahi iddia edilmektedir.
Deniz Altı Yapıları
Paranormal kişiler sadece uzaylıların varlığından şüphe etmemektedir. Aynı zamanda üçgenin bulunduğu Kuzey Atlantik Okyanusunun altında devasa yapıtlar, kristal piramitler bulunduğunu iddia etmektedir. Kristal piramitlerin çekim güçleri nedeni ile gemiler ve uçaklar düşürülüp deniz altına çekildiğini savunmaktalar.
Afrikalı Kölelerin Ruhları
Ortaya atılan teorilerden belki de en dikkat çekici olanı budur. Afrika’dan toplanıp Amerika’ya doğru götürülen kölelerin bazıları yolculuk sırasında okyanusa diri diri atılmakta idi. Bu kölelerin ruhları zaman içerisinde öçlerini almak için bölgedeki tüm uçak ve gemileri batırdıkları iddia edilmektedir.
Hükümet Testleri
Amerika Birleşik Devletleri Deniz Kuvvetleri, Atlantik Denizaltısı ile Kuzey Atlantik Okyanusu içerisinde testler yapıp değerlendirme merkezleri oluşturmaya çalışmakta idi. Bu merkezlerden birisinin de bermuda Şeytan Üçgeni içerisinde olduğunu, burada teknoloji üstü cihazlar, silahlar, uzaylı incelemeleri yaptıkları iddia edilir. Yapılan testlerin yan etkileri bölgeden geçen gemilerin ve uçakların düşmesine neden olmaktaydı. Testlerin ortaya çıkmaması için enkazların tamamen ortadan kaldırıldığı da iddialar arasında yer almaktadır.